
Tuna ŞERBETÇİ
Sen kimsin? Havan kime? Derler bir gün!
Merhaba, mutlu hafta sonları. Öncelikle yaşadığımız depremler hepimizi derinden üzdü. Geçmiş olsun, Rabbim beterin den korusun. Tedbirli olup, takdiri Allah’a bırakmak ve bolca dua etmekten başka elimizden bir şey gelmiyor…
Muratlı’da dolu dolu bir 23 Nisan yaşadık; gün boyu programlar, resmî törenler, fener alayı ve birlik-beraberlik dolu bir Muratlı gözlemledik. Muratlı Kaymakamlığı’nın başarılı organizasyonu yine Muratlı İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nün hazırladığı birbirinden güzel programlar ve Muratlı Belediyesi’nin gün boyu etkinlikleri ile tam sayfa bir hafta geride kalırken, depremin okulları tatil etmesi ve kapalı alanlarda yapılacak etkinliklerin ertelenmesi yerinde bir yaklaşım olmuştu…
Bu hafta makam, statü, konum, eğitim insanlığın baş belası… Kibir ve egodan bahsedelim istedim bu hafta. Peki nedir bu ego?
Yaşadığımız çağın en büyük ihtiyaçlarından biri, kişinin kendisini eğitmesi bana göre...
Zaten bir ülkenin gelişmişlik düzeyini, ülkenin kendi eğitim düzeyi gösterir. Öncelik, bireylerin eğitimle kendini tanımalarını sağlamaktır...
Çünkü ülkelerin gelişmişliğini doğrudan etkileyen en büyük faktör eğitimdir...
Cehaletin en büyük düşmanı ise yine eğitimdir...
Ancak her eğitim gören de cehaletten kurtulamıyor maalesef...
Hayatta herkesin bir yeri var; kimi doğuştan alır kimi çalışarak, kimi ise şansla...
Fakat yeri ne olursa olsun insanın en büyük sınavı, o yerin kendisini tanımlamasına izin verip vermemesidir, yani bir nevi o yeri hazmedebilmesidir....
Katıldığımız toplantılarda, davetlerde, etkinliklerde vs şöyle bir gözlemliyorum; havalar, havalar...
Kendilerini ulaşılamayacak yerlerde görmeler...
Çok yazık... Şaşkınlıkla izliyorum...
Çünkü dünya küçük, kim olduğunu, ne olduğunu davranışlarıyla çok güzel gösteriyor insanoğlu...
Sen kimsin, havan kime; derler bir gün..! Feleğin şaşar kalırsın..!
Ego, çoğu zaman görünmez bir gölge gibi omuzlarına oturur kendini bilmez insanların...
Başarılarıyla, unvanlarıyla, sahip oldukları güçle beslenir. Egoları büyüdükçe, kendileri küçülür aslında ama fark etmezler...
Kendilerini “bir şey” sandıkça, içlerindeki gerçek insan silikleşir. Bir koltukta oturmak, bir kartvizitte isminin yazması ya da bir mikrofonun ucunda konuşmak...
Bunların hiçbiri sizi daha değerli yapmaz, sadece bir sorumluluk yükler...
Makamlar geçicidir...
Bugün vardır, yarın yoktur. Makamın kalıcı olmadığını bilenler, o sandalyede tevazu ile otururlar... Bilir ki, asıl olan insan olmaktır...
Egoya teslim olmuş bir makam sahibi, ne kadar yüksek görünse de içten içe en büyük çöküşü yaşamaktadır...
Bu yüzden insanın en önemli duruşu, kendini bilmesidir. “Kendini bir şey sanma” uyarısı basit değil, çok derin bir öğüttür. Çünkü insan ne kendisinden ibarettir, ne de sahip olduklarından...
Bizi değerli kılan; içimizdeki vicdan, dilimizdeki nezaket, elimizdeki adalettir...
Kendini insanlardan büyük görme..!
Hayat öyle ince bir dengedir ki bazen ne para, ne makam, ne de güç tutar seni ayakta…
Bazen bir söz yeter, bazen de attığın ukala bir bakış yere düşmene...
Bir kalbi kırarsın, fark etmezsin...
Bir bakışınla küçümsersin, hatırlamazsın...
Ama hayat unutur gibi yapar, sonra bir gün, hiç beklemediğin bir anda döner o küçümsediğin şey…
Ve seni en zayıf yerinden vurur....
Makamlar gelir geçer, egolar kabarır söner ama insanlık baki kalır...
Çevrenizde hep insan kalanlarla, birlikte olmanız dileğiyle...
Başka bir konuda, bir başka yazı dizimde görüşmek dileğiyle;
Allah’a emanet olun…

Muratlı’da dolu dolu bir 23 Nisan yaşadık; gün boyu programlar, resmî törenler, fener alayı ve birlik-beraberlik dolu bir Muratlı gözlemledik. Muratlı Kaymakamlığı’nın başarılı organizasyonu yine Muratlı İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nün hazırladığı birbirinden güzel programlar ve Muratlı Belediyesi’nin gün boyu etkinlikleri ile tam sayfa bir hafta geride kalırken, depremin okulları tatil etmesi ve kapalı alanlarda yapılacak etkinliklerin ertelenmesi yerinde bir yaklaşım olmuştu…
Bu hafta makam, statü, konum, eğitim insanlığın baş belası… Kibir ve egodan bahsedelim istedim bu hafta. Peki nedir bu ego?
Yaşadığımız çağın en büyük ihtiyaçlarından biri, kişinin kendisini eğitmesi bana göre...
Zaten bir ülkenin gelişmişlik düzeyini, ülkenin kendi eğitim düzeyi gösterir. Öncelik, bireylerin eğitimle kendini tanımalarını sağlamaktır...
Çünkü ülkelerin gelişmişliğini doğrudan etkileyen en büyük faktör eğitimdir...
Cehaletin en büyük düşmanı ise yine eğitimdir...
Ancak her eğitim gören de cehaletten kurtulamıyor maalesef...
Hayatta herkesin bir yeri var; kimi doğuştan alır kimi çalışarak, kimi ise şansla...
Fakat yeri ne olursa olsun insanın en büyük sınavı, o yerin kendisini tanımlamasına izin verip vermemesidir, yani bir nevi o yeri hazmedebilmesidir....
Katıldığımız toplantılarda, davetlerde, etkinliklerde vs şöyle bir gözlemliyorum; havalar, havalar...
Kendilerini ulaşılamayacak yerlerde görmeler...
Çok yazık... Şaşkınlıkla izliyorum...
Çünkü dünya küçük, kim olduğunu, ne olduğunu davranışlarıyla çok güzel gösteriyor insanoğlu...
Sen kimsin, havan kime; derler bir gün..! Feleğin şaşar kalırsın..!
Ego, çoğu zaman görünmez bir gölge gibi omuzlarına oturur kendini bilmez insanların...
Başarılarıyla, unvanlarıyla, sahip oldukları güçle beslenir. Egoları büyüdükçe, kendileri küçülür aslında ama fark etmezler...
Kendilerini “bir şey” sandıkça, içlerindeki gerçek insan silikleşir. Bir koltukta oturmak, bir kartvizitte isminin yazması ya da bir mikrofonun ucunda konuşmak...
Bunların hiçbiri sizi daha değerli yapmaz, sadece bir sorumluluk yükler...
Makamlar geçicidir...
Bugün vardır, yarın yoktur. Makamın kalıcı olmadığını bilenler, o sandalyede tevazu ile otururlar... Bilir ki, asıl olan insan olmaktır...
Egoya teslim olmuş bir makam sahibi, ne kadar yüksek görünse de içten içe en büyük çöküşü yaşamaktadır...
Bu yüzden insanın en önemli duruşu, kendini bilmesidir. “Kendini bir şey sanma” uyarısı basit değil, çok derin bir öğüttür. Çünkü insan ne kendisinden ibarettir, ne de sahip olduklarından...
Bizi değerli kılan; içimizdeki vicdan, dilimizdeki nezaket, elimizdeki adalettir...
Kendini insanlardan büyük görme..!
Hayat öyle ince bir dengedir ki bazen ne para, ne makam, ne de güç tutar seni ayakta…
Bazen bir söz yeter, bazen de attığın ukala bir bakış yere düşmene...
Bir kalbi kırarsın, fark etmezsin...
Bir bakışınla küçümsersin, hatırlamazsın...
Ama hayat unutur gibi yapar, sonra bir gün, hiç beklemediğin bir anda döner o küçümsediğin şey…
Ve seni en zayıf yerinden vurur....
Makamlar gelir geçer, egolar kabarır söner ama insanlık baki kalır...
Çevrenizde hep insan kalanlarla, birlikte olmanız dileğiyle...
Başka bir konuda, bir başka yazı dizimde görüşmek dileğiyle;
Allah’a emanet olun…

Yayınlanma Tarihi : 1/4/2024 19:03
Okunma Sayısı : 383
Okunma Sayısı : 383
MURATLIMIZIN EN BÜYÜK SORUNU NEDİR?
Çevre ve hava kirliliği
Ulaşım ve otopark
Çarpık kentleşme
Alt yapı ve kanalizasyon
Asayiş ve uyuşturucu
Yeşil alan ve parklar
Yol ve kaldırımlar
Günlük Kurlar