Mensubu olduğumuz Türk milletinin tarihi üzerine yapılan araştırmalara göre, Türkler’in ilk izleri günümüzden yaklaşık 4 bin 550 yıl öncesine dayanmaktadır. Türkler, Altay dağlarının kuzeyinde bulunan Minusinsk Bölgesi’nde yaşıyorlardı. Ve brakisefal kafa yapısıyla Asya’nın diğer ırklarından ayrılıyorlardı.
Ve o bölgelerde Milat’tan Önce 2 bin 500 ve bin 700 yılları arasındaki Afanasyevo ve bin 700 ile bin 200 yılları arasındaki Andronovo kültürlerinin tetkikinde Türklük damgasını ortaya koyan at iskeletlerine ve keramiklere rastlanmıştır.
Bin 200 ile 700 yılları arasında delikosefal bir kültürün hâkim olduğu görülmekteydi. Atalarımız Milat’tan Önce bin 200. yıllarından itibaren iki kola ayrılıp, doğuya ve batıya göç etmişlerdir. Alp Er Tunga başkanlığında Maveraünnehr’e akan Türkler, Perslerle savaşmışlardır. Ve diğer Türk kolları ise, Çin’in kuzey batısına yerleşmişlerdir. Milat’tan Önce 770 yıllarında başlayarak Çin’de bir Türk tesiri görülmüştür. Türkçede Kun, batı dillerinde Hun olarak bilinen Türkler, daha sonra ilk çağların en kudretli imparatorluğunu kurmuşlardır.
VE HUNLAR
Çin’in kuzeybatısına göç eden Türkler, burada oldukça büyük güç sahibi oldular. Milat’tan Önce 220 yılında Teoman yabgunun liderliğinde birleşerek; 436 yıl süren Büyük Hun Hakanlığı’nı kurdular. Teoman’ın ilk Türk yabgusu olmadığı kesindir. Daha önceki zamanlarla ilgili bilgiler bilinmiyor. Ve Hun Hakanlığı’nın tarihi Teoman’la başlamış kabul edilmektedir.
HUN CEMİYETİ’NİN ÖZELLİKLERİ
Göçebe bir hayat yaşayan Hunların geçim kaynağı daha çok hayvancılık ve çiftçilikti, ticaret de vardı. Çin’le olan münasebetlerinde pirinçle beslenmelerine önem verirlerdi.
En büyükleri Gök Tanrı olmak üzere çeşitli tabiat kuvvetlerine tapmakta idiler. Belirli zamanlarda bu Tanrılara kurban keserlerdi. Hunların sosyal teşkilatları Askeri idi. Erkekleri çok küçük yaşlarda at binmeye alıştırırlardı. On-on iki yaşlarına gelince ok atmayı ve kılıç kullanmayı öğretirlerdi.
Bin 200 ile 700 yılları arasında delikosefal bir kültürün hâkim olduğu görülmekteydi. Atalarımız Milat’tan Önce bin 200. yıllarından itibaren iki kola ayrılıp, doğuya ve batıya göç etmişlerdir. Alp Er Tunga başkanlığında Maveraünnehr’e akan Türkler, Perslerle savaşmışlardır. Ve diğer Türk kolları ise, Çin’in kuzey batısına yerleşmişlerdir. Milat’tan Önce 770 yıllarında başlayarak Çin’de bir Türk tesiri görülmüştür. Türkçede Kun, batı dillerinde Hun olarak bilinen Türkler, daha sonra ilk çağların en kudretli imparatorluğunu kurmuşlardır.
VE HUNLAR
Çin’in kuzeybatısına göç eden Türkler, burada oldukça büyük güç sahibi oldular. Milat’tan Önce 220 yılında Teoman yabgunun liderliğinde birleşerek; 436 yıl süren Büyük Hun Hakanlığı’nı kurdular. Teoman’ın ilk Türk yabgusu olmadığı kesindir. Daha önceki zamanlarla ilgili bilgiler bilinmiyor. Ve Hun Hakanlığı’nın tarihi Teoman’la başlamış kabul edilmektedir.
HUN CEMİYETİ’NİN ÖZELLİKLERİ
Göçebe bir hayat yaşayan Hunların geçim kaynağı daha çok hayvancılık ve çiftçilikti, ticaret de vardı. Çin’le olan münasebetlerinde pirinçle beslenmelerine önem verirlerdi.
En büyükleri Gök Tanrı olmak üzere çeşitli tabiat kuvvetlerine tapmakta idiler. Belirli zamanlarda bu Tanrılara kurban keserlerdi. Hunların sosyal teşkilatları Askeri idi. Erkekleri çok küçük yaşlarda at binmeye alıştırırlardı. On-on iki yaşlarına gelince ok atmayı ve kılıç kullanmayı öğretirlerdi.
MURATLIMIZIN EN BÜYÜK SORUNU NEDİR?
Çevre ve hava kirliliği
Ulaşım ve otopark
Çarpık kentleşme
Alt yapı ve kanalizasyon
Asayiş ve uyuşturucu
Yeşil alan ve parklar
Yol ve kaldırımlar
Günlük Kurlar
