Hoşgeldin On Bir Ay'ın Sultanı, huzur verdin…
Peygamberimiz (S.A.V.) buyuruyor:
Kim Ramazan’ın gelmesiyle sevinirse, Allah o kimsenin bedenini cehenneme haram kılar.
Kim gurbetteki evlâdının gelmesini beklediği gibi Ramazan'ın gelmesini bekler ve Ramazan'ın gelmesiyle de gerçekten sevinip neşelenirse; Allah (c.c.) o kimsenin bedenini cehenneme haram kılar. Yani o kimse cehenneme girmez ve cehennem de onu yakamaz.
Peygamberimiz (s.a.v.) buyuruyor:
Ramazan Ayı’nın evveli rahmet, ortası mağfiret ve sonu cehennemden âzadtır. Ramazan Ayı’nın ilk on gününde oruç tutanların üzerine ilâhî rahmetler saçılır. İkinci on gününde oruç tutanların günahları bağışlanır ve üçüncü on gününde de oruç tutanlar cehennemden âzad edilir.
İslam tarihinde ilk defa bu Ramazan ezanlar, minarelerden okunacak ancak camiler kapalı ve bomboş olacak! Telaşla abdest alıp camide cemaate yetişmeye çalışanlar, hemen hemen her camide erken vakitte gelip en ön safta yer tutan hacı amcalar olmayacak!
İftara doğru iş çıkışlarında fırınların önünde uzayıp giden pide kuyrukları, gönül birliği ile kurulan iftar sofraları, camilerde kılınan teravih namazları, teravihlerden sonra gidilen Ramazan etkinlikleri maalesef bu sene olmayacak…
Kim bilir bu başımıza gelenler belki de bizlere unuttuğumuz değerleri hatırlatmaya, içine düştüğümüz gafletten uyanmaya vesile olur! Nitekim Allah, Kuran'da ‘Başınıza gelen her musibet kendi yapıp ettikleriniz yüzündendir; kaldı ki Allah birçoğunu da bağışlar.’ (Şura Suresi, 30.) diye buyurmuştur.
Duâ ve tövbe edelim de Allah bu Ramazan-ı Şerif hürmetine yukarıdaki ayette buyurduğu gibi; bizlere rahmet nazarıyla tecelli eder, bağışlar ve bizleri inşallah bu sıkıntıdan kurtarır.
Siz kendiniz için değerlisiniz. Kurallara uyalım, tez zamanda kurtulalım bu hastalıktan hep birlikte inşallah; iftar sofralarında buluşup teravih namazında saf tutalım…
Bizler de şimdi bu süreçte evlerimizi, yuvalarımızı, kavgaların ve tartışmaların olduğu hapishanelere çevirmeyelim…
Aynı Hz. Peygamber’in yaptığı gibi Daru'l Erkam’a çevirelim…
Bunu yaptığımız ibadetlerle, okuduğumuz Kur'an-ı Kerim’ler ve dini kitaplarla yapacağız. Hz. Peygamber’in, sahabenin, evliyaların hayatlarını okuyarak tefekkür etmek için güzel bir fırsat… Peygamberimizin ashabını yetiştirdiği gibi bizler de çocuklarımızı yetiştireceğiz.
Köşe yazılarımı takip eden, şu an bu yazıyı okuyan tüm okurlarımın, aile büyüklerinin, anne ve babalarının ellerinden saygıyla öpüyor,
Bu vesile ile tüm İslam Alemi’nin ve siz saygıdeğer okurlarımın mübarek Ramazan Ayı’nı tebrik ediyor, Ramazan Ayı’nın sağlık, afiyet, birlik ve beraberlik içinde geçmesini Yüce Allah’tan niyaz ediyorum…
Başka bir konuda bir başka yazımda görüşmek dileğiyle;
Allah’a emanet olun, duâ ile…

Peygamberimiz (S.A.V.) buyuruyor:
Kim Ramazan’ın gelmesiyle sevinirse, Allah o kimsenin bedenini cehenneme haram kılar.
Kim gurbetteki evlâdının gelmesini beklediği gibi Ramazan'ın gelmesini bekler ve Ramazan'ın gelmesiyle de gerçekten sevinip neşelenirse; Allah (c.c.) o kimsenin bedenini cehenneme haram kılar. Yani o kimse cehenneme girmez ve cehennem de onu yakamaz.
Peygamberimiz (s.a.v.) buyuruyor:
Ramazan Ayı’nın evveli rahmet, ortası mağfiret ve sonu cehennemden âzadtır. Ramazan Ayı’nın ilk on gününde oruç tutanların üzerine ilâhî rahmetler saçılır. İkinci on gününde oruç tutanların günahları bağışlanır ve üçüncü on gününde de oruç tutanlar cehennemden âzad edilir.
İslam tarihinde ilk defa bu Ramazan ezanlar, minarelerden okunacak ancak camiler kapalı ve bomboş olacak! Telaşla abdest alıp camide cemaate yetişmeye çalışanlar, hemen hemen her camide erken vakitte gelip en ön safta yer tutan hacı amcalar olmayacak!
İftara doğru iş çıkışlarında fırınların önünde uzayıp giden pide kuyrukları, gönül birliği ile kurulan iftar sofraları, camilerde kılınan teravih namazları, teravihlerden sonra gidilen Ramazan etkinlikleri maalesef bu sene olmayacak…
Kim bilir bu başımıza gelenler belki de bizlere unuttuğumuz değerleri hatırlatmaya, içine düştüğümüz gafletten uyanmaya vesile olur! Nitekim Allah, Kuran'da ‘Başınıza gelen her musibet kendi yapıp ettikleriniz yüzündendir; kaldı ki Allah birçoğunu da bağışlar.’ (Şura Suresi, 30.) diye buyurmuştur.
Duâ ve tövbe edelim de Allah bu Ramazan-ı Şerif hürmetine yukarıdaki ayette buyurduğu gibi; bizlere rahmet nazarıyla tecelli eder, bağışlar ve bizleri inşallah bu sıkıntıdan kurtarır.
Siz kendiniz için değerlisiniz. Kurallara uyalım, tez zamanda kurtulalım bu hastalıktan hep birlikte inşallah; iftar sofralarında buluşup teravih namazında saf tutalım…
Bizler de şimdi bu süreçte evlerimizi, yuvalarımızı, kavgaların ve tartışmaların olduğu hapishanelere çevirmeyelim…
Aynı Hz. Peygamber’in yaptığı gibi Daru'l Erkam’a çevirelim…
Bunu yaptığımız ibadetlerle, okuduğumuz Kur'an-ı Kerim’ler ve dini kitaplarla yapacağız. Hz. Peygamber’in, sahabenin, evliyaların hayatlarını okuyarak tefekkür etmek için güzel bir fırsat… Peygamberimizin ashabını yetiştirdiği gibi bizler de çocuklarımızı yetiştireceğiz.
Köşe yazılarımı takip eden, şu an bu yazıyı okuyan tüm okurlarımın, aile büyüklerinin, anne ve babalarının ellerinden saygıyla öpüyor,
Bu vesile ile tüm İslam Alemi’nin ve siz saygıdeğer okurlarımın mübarek Ramazan Ayı’nı tebrik ediyor, Ramazan Ayı’nın sağlık, afiyet, birlik ve beraberlik içinde geçmesini Yüce Allah’tan niyaz ediyorum…
Başka bir konuda bir başka yazımda görüşmek dileğiyle;
Allah’a emanet olun, duâ ile…

MURATLIMIZIN EN BÜYÜK SORUNU NEDİR?
Çevre ve hava kirliliği
Ulaşım ve otopark
Çarpık kentleşme
Alt yapı ve kanalizasyon
Asayiş ve uyuşturucu
Yeşil alan ve parklar
Yol ve kaldırımlar
Günlük Kurlar