"Bu dava yürekleri dağladı"
Muratlı’nın Balabanlı ile Çorlu’nun Sarılar Mahallesi arasında yaşanan feci tren kazasına ilişkin Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer, 3 Temmuz tarihinde Çorlu Adliyesinde görülen kaza davasına ilişkin bir açıklama yaptı.
Açıklamasında duruşma sürecini değerlendiren Yüceer, “Duruşma öncesinde ve duruşmada yaşananlar tam bir skandaldır. Duruşma öncesinde aileler ve avukatlar darp edildi, mahkeme heyeti davadan çekildi, bir yıldır adalet bekleyen insanlar hüsrana uğratıldı” dedi.
8 Temmuz 2018 tarihinde gerçekleşen kazada 7’si çocuk 25 vatandaşımızın ihmaller nedeniyle hayattan koparıldığını savunan Yüceer, “Bu katliama kurban verdiğimiz insanların yakınları bir yıldır adalet arıyor. Delil toplanması dediler, bilirkişi raporları dediler mahkeme tarihini bir yıl sonrasına attılar. Doğal olarak aileler bu kadar bekledikten sonra duruşmada yalnızca yargılanan dört kişinin değil, gerçek sorumluların ortaya çıkarılacağı beklentisi içindeydi. Ama mahkeme heyeti çekildi. İnsanların yürekleri bir kez daha yandı” diye konuştu.
Çorlu tren kazası sonrasında dava sürecinin aileleri tatmin etmediğini söyleyen CHP’li Yüceer, “Öncelikle dava neredeyse kaplumbağa hızıyla görülüyor. Öte yandan yalnızca dört kişi yargılanıyor. Aileler, Ulaştırma Bakanlığı ve TCDD’nin asıl sorumlu olduğunu ve yargılanmaları gerektiğini düşünüyorlar. Beklentileri bu yönde ve haklılar. Çünkü asıl sorumlu olanlar Bakan ve TCDD Genel Müdürü’dür” şeklinde konuştu.
Dün yapılan duruşma öncesinde avukatların ve yakınlarını kaybeden ailelerin darp edildiğini ileri süren Candan Yüceer, “Herhangi bir taşkınlık olmadığı halde ailelerin ve avukatların itilip kakılmasını, şiddet görmesini kabul etmek mümkün değildir. Adliye binası içinde, duruşma salonu önünde mahkeme heyetinin izni olmadan sivil polislerce kamera görüntüsü alınmasını da kabul etmek mümkün değildir. Bunu yapan devlet görevlileri hakkında acilen soruşturma başlatılmalıdır. Buna ilişkin gereken girişimlerde bulunduk” dedi.
Dava duruşması başlamadan önce ailelerin duruşmanın yapılacağı salona girememesinin ve kapılar kilitlendiği için duruşma salonunda olanların dışarı çıkamamasının da sorumsuz bir uygulama olduğunu dile getiren Yüceer, “Mahkeme salonunun kapısının kilitlenmesi nerede görülmüş, bunu hangi amaçla yaptıklarını anlamak mümkün değil. İçeride kalanlar dışarı çıkamadı, fenalık geçirenler oldu, bütün bunlara da mahkeme heyeti seyirci kaldı dedi” ifadelerini kaydetti.
Herhangi bir reddi hâkim talebi olmadan mahkeme heyetinin davadan çekilmesinin de adalet beklentisi içinde olan ailelerin acısına tuz biber ektiğini sözlerine ekleyen Candan Yüceer, “Süreci daha da uzatacak olan bu keyfiyete anlam vermek mümkün değildir. Acılı aileler, tüm duyarlı insanlar adalet beklentisi içindeyken dava sürecini daha da öteleyecek böyle bir karar vicdanları yaralamıştır” yorumunu yaptı.
Açıklamasında duruşma sürecini değerlendiren Yüceer, “Duruşma öncesinde ve duruşmada yaşananlar tam bir skandaldır. Duruşma öncesinde aileler ve avukatlar darp edildi, mahkeme heyeti davadan çekildi, bir yıldır adalet bekleyen insanlar hüsrana uğratıldı” dedi.
8 Temmuz 2018 tarihinde gerçekleşen kazada 7’si çocuk 25 vatandaşımızın ihmaller nedeniyle hayattan koparıldığını savunan Yüceer, “Bu katliama kurban verdiğimiz insanların yakınları bir yıldır adalet arıyor. Delil toplanması dediler, bilirkişi raporları dediler mahkeme tarihini bir yıl sonrasına attılar. Doğal olarak aileler bu kadar bekledikten sonra duruşmada yalnızca yargılanan dört kişinin değil, gerçek sorumluların ortaya çıkarılacağı beklentisi içindeydi. Ama mahkeme heyeti çekildi. İnsanların yürekleri bir kez daha yandı” diye konuştu.
Çorlu tren kazası sonrasında dava sürecinin aileleri tatmin etmediğini söyleyen CHP’li Yüceer, “Öncelikle dava neredeyse kaplumbağa hızıyla görülüyor. Öte yandan yalnızca dört kişi yargılanıyor. Aileler, Ulaştırma Bakanlığı ve TCDD’nin asıl sorumlu olduğunu ve yargılanmaları gerektiğini düşünüyorlar. Beklentileri bu yönde ve haklılar. Çünkü asıl sorumlu olanlar Bakan ve TCDD Genel Müdürü’dür” şeklinde konuştu.
Dün yapılan duruşma öncesinde avukatların ve yakınlarını kaybeden ailelerin darp edildiğini ileri süren Candan Yüceer, “Herhangi bir taşkınlık olmadığı halde ailelerin ve avukatların itilip kakılmasını, şiddet görmesini kabul etmek mümkün değildir. Adliye binası içinde, duruşma salonu önünde mahkeme heyetinin izni olmadan sivil polislerce kamera görüntüsü alınmasını da kabul etmek mümkün değildir. Bunu yapan devlet görevlileri hakkında acilen soruşturma başlatılmalıdır. Buna ilişkin gereken girişimlerde bulunduk” dedi.
Dava duruşması başlamadan önce ailelerin duruşmanın yapılacağı salona girememesinin ve kapılar kilitlendiği için duruşma salonunda olanların dışarı çıkamamasının da sorumsuz bir uygulama olduğunu dile getiren Yüceer, “Mahkeme salonunun kapısının kilitlenmesi nerede görülmüş, bunu hangi amaçla yaptıklarını anlamak mümkün değil. İçeride kalanlar dışarı çıkamadı, fenalık geçirenler oldu, bütün bunlara da mahkeme heyeti seyirci kaldı dedi” ifadelerini kaydetti.
Herhangi bir reddi hâkim talebi olmadan mahkeme heyetinin davadan çekilmesinin de adalet beklentisi içinde olan ailelerin acısına tuz biber ektiğini sözlerine ekleyen Candan Yüceer, “Süreci daha da uzatacak olan bu keyfiyete anlam vermek mümkün değildir. Acılı aileler, tüm duyarlı insanlar adalet beklentisi içindeyken dava sürecini daha da öteleyecek böyle bir karar vicdanları yaralamıştır” yorumunu yaptı.
Yayınlanma Tarihi : 4/7/2019 13:26
Okunma Sayısı : 2581
Okunma Sayısı : 2581
Muratlı Nöbetçi Eczane
MURATLIMIZIN EN BÜYÜK SORUNU NEDİR?
Çevre ve hava kirliliği
Ulaşım ve otopark
Çarpık kentleşme
Alt yapı ve kanalizasyon
Asayiş ve uyuşturucu
Yeşil alan ve parklar
Yol ve kaldırımlar
Günlük Kurlar