Evet, Mete artık Hun Devleti’nin Yabgusu yani Devlet Başkanı... Mete, doğudaki Tunguzları ortadan kaldırmaya başladı ve batıda Hazar Denizi’ne kadar olan bölgedeki bütün Türk beyliklerini de sancağı altında toplayarak; ilk defa Türk birliğini kurmuş oldu. Ve beylik usulü, Osmanlılara kadar sürdü. Vergi ve gerektiğinde Asker vermek suretiyle Hunlara bağlanmış oldular.
Mete’nin 35 yıl süren Hakanlığı sırasında Milat’tan Önce 209 ve 174 yılları arasında devamlı fütuhat peşine koşan Hun orduları, batıda Hazar Denizi’nin kuzeyine, doğuda Hint Okyanusu’na, güneyde Himalayalar’a, kuzeyde Sibirya’ya kadar dayanan muazzam bir alana yayılmışlardı. 26 krallığın arazisini elde bulunduruyorlardı. Dördüncü Hakan Kün Yabgu zamanındaki yani fetihlerle İmparatorluğun yüz ölçümü 20 milyon kilometreyi aşmıştı.
Meşhur Çin seddi, Mete’nin akınlarını durduramamıştı. Ve Çin’in içlerine kadar girilmiş, Peteng Kalesi’nde 320 bin askerle muhasara edilen Çin Hükümdarı Kao Ti, kuzey bölgelerini Hunlara bırakıp vergi ödemeyi kabul etmişti. Çin Hükümdarı, bu şekilde Hunlar’dan kurtulabilmişti. Ve Çinliler 58 yıl Hunlara vergi ödemek zorunda kalmıştı.
İÇ KARIŞIKLIKLAR
Hunlar’la savaşarak başa çıkamayan Çin, Mete’nin ölümünden sonra siyasi oyunlarla Hunlar’a bağlı bazı beylikleri kışkırtarak, suikastlar düzenleyerek memleketi içerden çökertecek eylemlerine devam ettiler. Ve Hunlar’la Çinliler arasında 33 yıl süren yıpratıcı savaşlar oldu.
Birkaç kişi Yabguluğunu ilan ettikten sonra birbirleriyle savaşmaya başladılar. Bu iç savaşta birçok Yabgu öldürülmüştü. Bu durumdan faydalanan Çinliler, Hunlar’a kaptırdıkları toprakları bir bir geri almaya başladı. Ve Milat’tan Önce 1. asrın ortalarında, memleket iki kardeşin elinde kaldı.
Bunlardan Hohanşa, meşru Yabgu olduğu halde onun ağabeyi Çiçi yirmi yıl Yabguluk iddiasında bulunmuş, hemen hemen bütün Hun topraklarında hakimiyet sağlamıştı. Böylece Teoman ve Mete zamanlarındaki kudret noktasına yeniden varmıştı…

Mete’nin 35 yıl süren Hakanlığı sırasında Milat’tan Önce 209 ve 174 yılları arasında devamlı fütuhat peşine koşan Hun orduları, batıda Hazar Denizi’nin kuzeyine, doğuda Hint Okyanusu’na, güneyde Himalayalar’a, kuzeyde Sibirya’ya kadar dayanan muazzam bir alana yayılmışlardı. 26 krallığın arazisini elde bulunduruyorlardı. Dördüncü Hakan Kün Yabgu zamanındaki yani fetihlerle İmparatorluğun yüz ölçümü 20 milyon kilometreyi aşmıştı.
Meşhur Çin seddi, Mete’nin akınlarını durduramamıştı. Ve Çin’in içlerine kadar girilmiş, Peteng Kalesi’nde 320 bin askerle muhasara edilen Çin Hükümdarı Kao Ti, kuzey bölgelerini Hunlara bırakıp vergi ödemeyi kabul etmişti. Çin Hükümdarı, bu şekilde Hunlar’dan kurtulabilmişti. Ve Çinliler 58 yıl Hunlara vergi ödemek zorunda kalmıştı.
İÇ KARIŞIKLIKLAR
Hunlar’la savaşarak başa çıkamayan Çin, Mete’nin ölümünden sonra siyasi oyunlarla Hunlar’a bağlı bazı beylikleri kışkırtarak, suikastlar düzenleyerek memleketi içerden çökertecek eylemlerine devam ettiler. Ve Hunlar’la Çinliler arasında 33 yıl süren yıpratıcı savaşlar oldu.
Birkaç kişi Yabguluğunu ilan ettikten sonra birbirleriyle savaşmaya başladılar. Bu iç savaşta birçok Yabgu öldürülmüştü. Bu durumdan faydalanan Çinliler, Hunlar’a kaptırdıkları toprakları bir bir geri almaya başladı. Ve Milat’tan Önce 1. asrın ortalarında, memleket iki kardeşin elinde kaldı.
Bunlardan Hohanşa, meşru Yabgu olduğu halde onun ağabeyi Çiçi yirmi yıl Yabguluk iddiasında bulunmuş, hemen hemen bütün Hun topraklarında hakimiyet sağlamıştı. Böylece Teoman ve Mete zamanlarındaki kudret noktasına yeniden varmıştı…

MURATLIMIZIN EN BÜYÜK SORUNU NEDİR?
Çevre ve hava kirliliği
Ulaşım ve otopark
Çarpık kentleşme
Alt yapı ve kanalizasyon
Asayiş ve uyuşturucu
Yeşil alan ve parklar
Yol ve kaldırımlar
Günlük Kurlar